ADIYAMAN (İGFA) – Cumhuriyet Halk Partisi Genel Lider ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Ramazan Bayramının 1. Gününde afet bölgesi Adıyaman’da Belediye Mezarlığı’nı ziyaret ederek 6 Şubat sarsıntılarında hayatını kaybeden vatandaşlar için dua etti. CHP Genel Lideri ve Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu daha sonra, Halil İbrahim Sofrası Buluşması’nda Adıyamanlılar ile bir ortaya geldi.

CHP önderi ve Cumhurbaşkanı Adayı Kılıçdaroğlu, buluşmada yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“Teşekkür ederim. Hiç kaygı etmeyin bu memlekete adaleti, hakkı, hukuku kesinlikle getireceğim. Lakin bunun için sizin desteğinize muhtaçlığımız var. Hakkı, hukuku ve adaleti getirmek için sizin desteğinize gereksinimim var. Bir kişi evet, beş kişi evet, on kişi evet, bin kişi evet, bir milyon evet. Fakat bu ülkede yaşayan 85 milyon insanın adalete muhtaçlığı var. Beraberliğe gereksinimi var. Birliğe gereksinimi var, kucaklaşmaya muhtaçlığı var. Ayrışmaya, bölünmeye değil, bir arada olmaya, bir arada yol yürümeye gereksinimi var. O nedenle kaygı etmeyin takviye verdiğiniz sürece bu ülkeye adaleti getireceğim, getireceğim, getireceğim.

Mübarek bayramın birinci günündeyiz. Hepinizin bayramını yürekten kutluyorum. Bayramın huzur getirmesini, rahmet getirmesini, birlikte yaşama keyfini getirmesini dilerim. Hepinize bu bağlamda en içten sevgilerimi, hürmetlerimi sunarım.

Millet İttifakının öteki Genel Liderleri, onlar da öteki vilayetlerde misal toplantılar yapıyorlar. Onların da size selamlarını, hürmetlerini getirdim.

Aynı vakitte iki Büyükşehir Belediye Liderimiz, inşallah onlar Cumhurbaşkanı Yardımcısı olacaklar, Ekrem İmamoğlu’nun ve Mansur Yavaş’ın da selamlarını getirdim.

Bayramlarda kucaklaşmaya muhtaçlığımız var. Toplum çok ayrıştı, çok bölündü, birbirine düşman üzere bakmaya başladı. Buradan çıkmamız lazım, kucaklaşmamız lazım, bir arada olmamız lazım. Bizim kültürümüzde ‘komşu komşunun külüne muhtaçtır’ der. Komşuluk ilgilerimizi, mahalledeki o hoş bağlantılarımızı büyütmemiz lazım. Yeni bir siyaset anlayışının, yeni bir kültürün, düzgünlük üzerine yarışan bir kültürün kesinlikle Türkiye’ye getirilmesi lazım. Bunun için uğraş ediyoruz. Bunu kesinlikle lakin kesinlikle sizlerin dayanağıyla getireceğiz.

Büyük bir felaket yaşandığını biliyorum, sarsıntının ikinci gününde buradaydım, Kahramanmaraş’taydım, Hatay’daydım, Osmaniye’deydim. Üçüncü seferdir geliyorum ve yaşanan düşünceleri hem vatandaşlarımızdan, hem milletvekillerimizden, hem de buraya hizmet eden Büyükşehir Belediye Liderlerimizden ve onların gruplarından de dinliyordum zati. Bu felaket içinde yıkılan konutlarınız var, yıkılan dükkânlarınız var, yıkılan ağırlarınız var, bunların tamamını biliyorum. Diyorlar ki, ‘bunların tamamını yapacağız, iki yıl ödemesiz 20 yıl taksitle paraları alacağız.’ Size kelamım söz, size kelam veriyorum kelam; her konutu, her dükkânı, her ahırı tekrar yapacağız ve bir kuruş almadan size teslim edeceğiz.

Şuna inanmanız lazım, size devletin konut yapıp teslim etmesi ve karşılığında hiçbir fiyat almaması anayasanın bir gereğidir, hukukun bir gereğidir. Ben burada iş dünyasıyla da konuştum, barolarla da bir ortaya geldim konuştum. Hasebiyle size verdiğimiz kelam sıradan bir kelam değil, anayasanın öngördüğü bir kelamdır. Yani yasal bir kelamdır, yani anayasal bir kelamdır ve o kelamın gereğini kesinlikle fakat kesinlikle yerine getireceğiz.

Benimle bir arada Aydın Büyükşehir Belediye Liderimiz burada, lütfen Lider bir kalkar mısın, şu anda onun size verdiği hizmetin içindeyiz, bu çadırlardayız. Birebir vakitte yeniden ortamızda bulunan Mersin Büyükşehir Belediye Liderimiz, Sayın liderim sen de kalkar mısın burada. Büyükşehir belediye liderlerimiz ve onlara bağlı olan başka vilayet ilçe belediye liderlerimiz, zelzele bölgesinin tamamında Hatay’dan Adıyaman’a kadar uzanan zincirin içinde her biri tek tek vazife aldı, her biri yanınızda oldu, her biri ellerinden gelen bütün imkânlarla sizin meselelerinizi çözmeye çalıştılar. Durumu güzel olanlar Adıyaman’ın dışına, Maraş’ın dışına çıktı, Hatay’ın dışına çıktı. Ancak durumu güzel olmayanlar, bağı bahçesi olanlar buraya geldiler, çalışıyorlar, üretiyorlar, üretmek istiyorlar. Onların problemlerine tahlil üretmek siyasetin kurumunun misyonudur, bizim vazifemizdir. Bundan emin olmanızı isterim.

Sizden takviye istiyoruz, dayanak. Ayrıştırdılar, birleştireceğiz. Hengame ettirdiler, kucaklaşacağız. Bayram havası içerisinde bir 14 Mayıs’ı geçirip bayram havası içinde 15 Mayıs’ta inşallah yine göreceksiniz, kucaklaşacağız. Bu ülkeye huzuru, bu ülkeye barışı, bu ülkeye sevgi, bu ülkeye kardeşliği getireceğiz. İnanın, buna inanın.

Hepinize çok teşekkür ederim, sağ olun, var olun.

Tekrar bayramınızı yürekten kutluyorum. Her birinizi tek tek kucaklıyorum. Sağ olun, var olun diyorum.”